2008 yılından bu yana her sene düzenlediğimiz Genel Kurul organizasyonlarımızın yedincisini 2-4 Mayıs 2014 tarihlerinde Afyon Güral Otel’de gerçekleştirdik.
129 üyemizin katılım sağladığı organizasyonumuza, sponsor firma temsilcilerimiz, üyelerimizin eşleri, çocukları ve misafirlerimiz ile birlikte toplam 267 kişi katılım sağlamış bulunmaktadır.
Yönetim Kurulu Başkanımız Muammer ÇAPUTÇU'nun Genel Kurulumuzda yapmış olduğu konuşmada öne çıkan noktalar aşağıdaki gibidir:
- Gıda sektörünün ülkenin içinde bulunduğu ekonomik konjonktürden etkilenmemesi söz konusu değildir. Ancak, gıda sektörünün diğer sektörlere kıyasla dış kaynak bağımlılığının daha az olduğu ve hatta yapılan bazı araştırmalarda 2014 yılı için en fazla yatırım yapılması öngörülen sektörlerinden biri olduğunu da burada not düşmekte fayda var.
- Gıda sektörünün de kendine has bir takım problemleri söz konusudur. Sektörün gelişmesi için rekabet gücünü artırması gerekir.
- Sektörün rekabet gücünü artırması tarım ve gıda sektörleri arasındaki üretim ihtiyacı, verimlilik ve kalite açısından yeterli etkileşimin sağlanmasına bağlıdır. Ülkemizde ise bu etkileşimin çok verimli bir şekilde sağlanamadığı su götürmez bir gerçektir.
- Tarımsal hammadde birçok zaman üretim miktarı ve kalite açısından biz sanayicilerin taleplerini karşılamakta yetersiz kalmaktadır. Hele ki gelecek dönemlere ait belirsizlikler, yapılacak yatırımlar ve sonraki dönemlere ilişkin plan yapmamızı zorlaştırmaktadır.
- 2013-2014 dönemi tarımsal üretimde çeşitli sebeplerle üretim darlığının söz konusu olduğu, bu darlığın fiyatlarda yükselmeye ve tüketimde de daralmaya neden olduğu bir dönemdi. Bunun en canlı örneğini bu sene Antep fıstığında yaşadık.
- Bu durumun sürdürülebilir bir durum olmadığı ortadadır. Biz Türk kuruyemiş sektörü olarak Dünya’daki rekabet düzeyimizi artırmak istiyorsak, özellikle planlı tarıma geçilmesini sağlamak durumundayız.
- Bu konuda en büyük görev Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na düşmektedir. Planlı tarım yapılması sağlanıp, tarım arazileri toplulaştırılarak verimlilik düzeyini artırmak ve sürdürülebilir miktarlarda üretimin yapılması durumunda fiyatlarda çok büyük dalgalanmalar yaşanmayacak, bu durum da sektörün rekabet düzeyinin artırılmasına katkı sağlayacaktır.
İhracattaki konumumuzu doğru bir şekilde belirlemek için analizimize tüketime yönelik kuruyemiş çeşitlerinin ihracatı olarak bakarsak; yani kuru meyveleri ve endüstriyel olarak ihraç edilen fındığı ihracat verilerinin dışında bırakırsak; yaklaşık 520 milyon dolarlık ihracat hacmi ve 100 bin ton ihracat miktarımız olduğu karşımıza çıkmaktadır.
- Bu kesinlikle yeterli bir ihracat performansı değildir. İç pazardaki doygunluk ve kar marjlarının da düştüğünü göz önüne alırsak, bizim kesinlikle ihracatımızı geliştirmemiz gerekmektedir.
- Bizler, ülkemizin fındık ve kuru meyvede Dünya’daki olumlu algısını da kullanarak tüketime yönelik kuruyemiş ihracatımızı geliştirmek ve diğer kuruyemiş çeşitlerimizi en iyi şekilde Dünya’ya tanıtıp kendimize yeni pazarlar bulmayı hedeflemeliyiz.
İlk defa bu kadar yoğun katılımla gerçekleşen 7. Olağan Genel Kurulumuzun bütün katılımcılarına; sektörümüze ilişkin değerlendirmelerini bizimle paylaşan ve çok değerli bilgiler veren konuşmacılarımız Dr. Rüştü BOZKURT, Prof. Dr. Yaşar AKÇA ve Umut Can TÜRKHAN'a; TÜBİTAK-MAM Projemizin yer fıstığı araştırmalarında ulaşılan çok önemli sonuçları bizimle paylaşan Dr. Ferda SEYHAN'a ve Genel Kurul organizasyonumuza sağladıkları katkılardan dolayı sponsorlarımıza teşekkür ederiz.